Etki Ajanları: Sanal Tapınağın Tanrıları – 2

Beş yıllık videoların yeniden dolaşıma sokularak güncel tepkilerin hayali hedeflere yöneltildiği yerdir sosyal medya.

Bu işi, sayfasını büyütüp satmak için yapan biri masum olabilir. Aslında hiç viral olmamış bir videoyu “Viral oldu.” diye sunan bir kullanıcının yaptığını ölmeden önce yapılması gereken kurnazlıklara yazabiliriz.

Etki ajanlarının durumu farklıdır.

Etki ve tepki beraberdir. Etki ajanının işi tepki yaratmaktır. Bu tip ajanların hizmet ettiği kontrol manyaklarının işi ise tepkiyi kontrol altına almaktır. Bu, çoğu zaman haklı bir davanın terör eylemi olarak sunulmasıyla gerçekleşir. Manipülasyona dayanan bu stratejiden otokrat iktidarlar doğar. Devlet mekanizmaları daha kontrolcü bir hale gelir.

Bilişsel savaş konseptinde anlık tepkiler çok önemlidir. Çarpıtılmış bir haber başlığı, okuyucuların hoşuna gidecek öznel ifadelerle yazılmış haber metinleri, kırpılmış bir fotoğraf, güncel olmayan bir video, sözde marjinal çıkışlar bu tepkileri yaratır.

Hızlı düşünme ön yargılı davranışları doğurur. Sakin düşünceden aklı selim davranışlar doğar. Bilişsel savaşta bu önemli bir noktadır.

Şimdi gündemde ikinci saçılım var. Bölücülüğün en profesyonel biçimleri yine karşımızdadır. Bir tarafta Türklere ağır hakaretler eden bölücü propagandacılar vardır, diğer tarafta ise birtakım anonim hesapların dolaşıma soktuğu ve çoğu artık güncel olmayan videolar vardır. Vaktini sadece sanal ortamda görmeyen insanların Roman’la Kürt’ü ayırt edemediğini görebiliyoruz bu ucube ortamda.

Her zamanki gibi körler ve sağırlar birbirini ağırlıyor.

Anayasanın ilk dört maddesini savunacak olanlar, Türk milletine mensubiyet duygusunu yitirmemiş Türklerdir. Bu dört maddeyi tamamen ezberden ve hamasetle savunurken diğer taraftan sırf etkileşim getirecek diye dolaylı yoldan bölücülere hizmet eden samimiyetsizleri günlük yaşamda göremezsiniz.

Türk milleti farkında değil ama düşmanın söylemleriyle vatan savunmaya çalışıyor.

Anayasamıza göre memlekete vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk’tür. Biz Türk milletiyiz. Eğer bir kimse peşinen memleketin doğusunu Kürt olarak adlandırıyorsa ve aynı anda güya anayasayı savunuyorsa o kişi ya ajandır ya da ilgi peşinde koşan bir asalaktır.

Hele ki Kuzey Suriye ya da Kuzey Irak isimlerinden nasibini almamış gibi “Batı Türkiye” gibi söylemlerde bulunan anonim şarlatanlara herkesten çok dikkat ediniz. Çünkü onlar kalenin içindedirler.

Etki ajanları hep şunu iddia eder: “Bize yoğun mesajlar geliyor, herkes silahlanıp katliam yapmak istiyor.”

Ve aslında yaptıkları, kendilerini bir kitlenin önüne geçirerek tepkiyi kontrol altına alarak gerilim dozajını yükseltmek ya da azaltmaktır.

Şimdi bir de “anonim” kalma meselesine bakalım.

Burada da bahane şudur: “Hedef olmamak.”

Oysa anonim hesapların paylaşımlarında anonim olmayan binlerce hesap hedef olur. Gözü korkutulacak, manipüle edilecek, algısıyla oynanacak hatta herhangi bir mülakatta elenme riski artacak isimler tek tek bellidir.

Böylelikle anonim hesaplar, gönüllü aparatlara dönüşen asalaklar oluverir.

Sizi ülkenizin bölünmesine ikna edemeyecek olanlar, karşınıza etki ajanlarıyla çıkarak, hissettirmeden sizi ikna ederler. Üstelik her bir sözde marjinal paylaşım yüzlerce beğeni ve alkış alırken hatalı söylemlerin yayılması daha kolay, daha ucuz olur.

Üstünde ne yazarsa yazsın paylaşımlarda sürekli olarak bölünmüş Türkiye haritası görmek, insanların korkularını ve endişelerini artıracak şekilde oluşturulmuş yapay zeka görselleri, hamasete dayalı yalan yanlış rivayetler… etki ajanlarının el kitabında bolca bulunur.

Ortaya bir iddia atalım.

Sosyal medyada Cem Ersever’i profil fotoğrafı yapanların birçoğu, Ersever’in tek bir görüşünü bile bilmiyor. Bunlar, bu kişilerin paylaşımlarından anlaşılabiliyor. Ersever’in kitapları farklı şeyler anlatıyor, onun fotoğrafını kullananlar farklı şeyler anlatıyor.

Öyleyse bunu sadece cehalete mi bağlayacağız?

Bir hain ya da yabancı istihbarat servislerine mensup bir ajan daima maskeyle dolaşır. Yüz tane kimlik sahibi bir anonimdir aslında. Senden görünür ama yaptığı şey senin zihnini kontrol altına almaktır. Onun söylemleriyle konuşursun, onun alkışlarıyla coşarsın, onun övgüleriyle kabarırsın.

Kısacası artık sen, anonim olmayan bir aparatsın.

Gönüllü olmayan bir gönüllüsün.

Fikri olmayan bir fikir adamısın.

Bilgisi olmayan bir bilgesin.

Tebrik ederiz.

Artık sen de sanal tapınağın tanrıları arasına katıldın.