Kinler Arası Diyalog – 1

“İçyüzüne aksetmiş suratının karası,

Çehresinde belirmiş bin günahın yarası

Sizi iyi şımartmış Türk’ün müsamahası,

Her hâlinde sahtelik açık Patrik Efendi.”

Reşat Özpirinççi

21 Şubat 1946 tarihinde Fener patriği seçilen Maksimos, İsa’nın 13. havarisi Harry Truman’a göre hayli komünistti. Büyük bir ihtimalle Allahsız Sovyetlere çalışıyordu. Konstantinopol gibi bir yerde bu, kabul edilemezdi. İsa’ya ve makam koltuğuna dayanarak ne yapıp edip 1948’de Komünist Maksimos’u istifa ettirdi. Amerika’nın kuzeyinin, güneyinin ve mümkün olan her noktasının Başpiskoposu olan Athenagoras’ı Türk vatandaşlığına atadı.

İşler aceleydi. Kutsama gökyüzünde yapıldı. Athenagoras, 26 Ocak 1949’da Truman’ın özel uçağıyla yeryüzüne inmeden Fener Rum Patriği yapılmıştı. Elinde kutsal mektubuyla geldi ve Türk yetkililere: “Ben Truman Doktrininin dinî tarafını temsil etmekteyim.” dedi. Adnan Menderes, Athenagoras’ın ayağına gidip elini öptü.

Evanjelist Frank Buchman, Athenagoras ve Ahmet Emin Yalman, Eyüp Camisi’ne gidip birlikte dua ettiler. Yalnız Hristiyanlara değil Müslümanlara da gelmişti, Truman’ın elçisi. Öyle bir gelmişti ki 1 Mart 1950’de tekke ve zaviyeler yeniden ibadete açılmıştı. Dinlerarası diyalog dedikleri böyle bir şeydi ki sonraları kimlere ilham verdi.

Bu arada tarihte tanıdığımız ilk Athenagoras, bir Yunan filozofudur. İlk Athenagoras, bir Hristiyandır ve yoğunlaştığı alan ilginçtir. İlk Athenagoras, Hristiyanların devlete karşı sadakatsizlik ve ihanet içinde olduğunu söyleyen paganlara karşı kalem oynatmıştır. Athenagoras ismi bu düzmece patrik için bu nedenle mi söylenmişti, bilemiyorum. Neticede bizim vatandaşımız olan Athenagoras’ın kim olduğu bir sır değildir.

Dinlerarası diyalog kimlere ilham verdi?

Moon tarikatına ilham verdi. FETÖ’ye ilham verdi. Kadıyanîlere ilham verdi. İlham makinesi gibi, önüne geleni kendine çekip herkesi diyalog sevdasına soktu. Mesela Ali Erbaş… Akademik odak noktasını Hristiyanlık üzerine yoğunlaştırmıştır. Kendi çevirdiği “İslam’la Yüzleşen Batı” kitabına, “Bu çeviriyle dinlerarası diyaloga bir nebze katkıda bulunmuşsak kendimizi bahtiyar hissedeceğiz.” diye yazıyordu.

Öğrendiğimden beri çok dikkatimi çeken bir şey vardır. FETÖ’nün 15 Temmuz’daki beyni veya beyinlerinden biri olarak tanıtılan isim Adil Öksüz’dür. Kendisi memleketten firar etmiştir. Öksüz’ü Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesine alan kişi, o dönem dekan olan Prof. Dr. Suat Yıldırım. Yıldırım da 2015’ten beri firardadır. Bakın, Suat Yıldırım ile ilgili şu haber dikkat çekicidir:

“FETÖ’cünün Kur’an Mealinde Bizans Haritası

Askerî Casusluk kumpasının 1 numaralı sanığı olarak yargılanan işadamı Bilgin Özkaynak, firari FETÖ’cü Suat Yıldırım’ın yazdığı Kur’an mealinin ilk sayfasında Bizans haritası olduğunu ve Yıldırım’ın bazı ayetleri değiştirdiğini söyledi. İşadamı Özkaynak, ‘Fetullah Gülen’in Kur’an-ı Kerim’i vardır. Bu Kur’an mealini yazan da FETÖ’nün 73 örgüt yöneticisi arasında yer alan ve yurt dışına kaçan Prof. Dr. Suat Yıldırım’dır. Bu mealin ilk sayfalarında Bizans haritası yer alıyor. Neden Bizans haritası koyduğunu ise Kur’an’ın içinde geçtiği için koydum, diyerek açıklıyor. Kur’an’da Bizans İmparatorluğu’nun geçip geçmediğini bilmiyorum. Geçiyor olsa bile kutsal bir kitaab Bizans haritası konulmaz. Ayrıca Suat Yıldırım meali yazarken ayetleri de değiştirmiştir.”

Takvim gazetesi, 20.08.2016 tarihli haber.

Suat Yıldırım, aynı zamanda terör elebaşısı Gülen’in de ev arkadaşıymış. Bizans haritası, Athenagorasların, tüm diyalogçuların hatırasını yaşatıyor olsa gerektir ama benim merak ettiğim konu başkadır.

Adil Öksüz firarî, onu üniversiteye aldırıp akademi yolunu açan Suat Yıldırım firarî ama Öksüz’ün doktora tezi “Ceza Hükümleri Açısından Tevrat ve Kur’an”ın jüri üyelerinden olan Ali Erbaş, Diyanet’in başında… Üstelik çok cüretkâr; beline kılıcı takıp hutbeye çıkıyor. Verdiği mesaj Hristiyanlık dünyasına mı?

İşte bu da bir sonraki yazının konusu olacaktır.

Not: Adil Öksüz’ün çalışma alanıyla Ali Erbaş’ın çalışma alanındaki ortaklığa dikkat edin. Biri Tevrat, biri İncil çalışıyor. Ortak nokta dinlerarası diyalog. Dinlerarası diyalogun Türkiye’deki hamisi kim?

Hafızanızı zorlamanıza gerek yok.